Aramak, velev ki 'buldum' diyene kadar!

Aramak, velev ki 'buldum' diyene kadar!

 
  
 Nedir bizi bu koca kainatta değerli kılan? Milyonlarca galaksi, milyonlarca tür içerisinde bizleri tek ve özel kılan 'o şey' de nedir?
 
 Bir yolcu olarak yaşadığımız ve her zamanı gelince sona eren canlılar gibi sona ereceğini bildiğimiz bu yolculukta biz neyin, nerenin yolcusuyuz?
  
Bu soruyu uzun süredir sorar dururum kendime. Sahi, ne için varım? Yaşam yolculuğumdaki asıl  rolüm ne? Bu koca evrende varlığımı yokluğuma tercih eden o güç neden beni seçmişti? Pekala bir meşe ağacıda olabilirdim. Hiç ayak basılmamış bir ormanda yaşayan bir karınca da seçilebilirdim. Fakat ben bir insanım ve beni bu vasıfta seçenin elbette üzerimde bir planı da olmalıydı. 

 Sadece hayati vazifeleri yerine getirmek yani yemek içmek üremek ve zamanı gelince de ölmek gibi bayağı bir vazife için yaratılmış olsaydım diğer türlerden ne farkım kalırdı?

 O halde yaşamak için çok daha kutsal, çok daha insanca bir gerekçe bulmalıydım. Peki bu insanca diye nitelendirdiğimiz türümün hakkını verdirecek o sebep de neydi?  

'Aramalıydım'
 Evet benden istenen görev tam da bu olmalı, Aramak!
 Önce varlığımı yokluğuma tercih edeni, sonra neden tercih ettiğini, sonra da benden ne istediğini arayıp anlamalıydım.
  
 Aslında herkes bulduğu cevapların ölçüsünde insan, bulamadıkları kadar da eksik yaşıyor bu hayatı.

 Peki ya hiç aramayan? 
Hiç aramayan hangi soruyu cevaplayabilir ki veya her cevabı bulmuş olan sahiden de aramış mıdır?

 Aramadan ulaştığımız cevaplar ise bizi taklidi bir hayattan öteye nasıl götürebilir? Bu evrende her birimiz için biçilmiş ayrı ayrı kaftanlar var bizler ise bizden öncekilerin kaftanlarıyla günü geçirmek istiyoruz. Elbette geçmişten faydalanmalı fakat herbirimizin ayrı ayrı öyküsü olduğu gibi ayrı arayışlarıda olmalıdır. 

 İnsanca, pek insanca yaşayabileceğimiz gerekçelerin sorularını cevaplarıyla birer birer bulmalıyız.

Kimi zaman bir insanın yüzünde, kimi zaman aynanın karşısındaki maskemizde, kimi zaman da hiç ummadığımız yerlerde bulmalıyız cevaplarımızı. Ama aramayı hiçbir zaman bırakmamalıyız. 

 Velev ki, buldum1 diyene kadar.

  Sorgulanmayan hayat, yaşamaya değer değildir.
 -Sokrates

KURAN'IN BÜYÜK FARZI : SORGULAMAK – Din-Fıtrat-İrade
 
 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Pergel Metaforu

Sağcı-Solcu Cumhuriyeti